28.8.2015

"Hayatımın Romanı" Adlı Oyun Üzerine Yazar Görüşü..

Yazar  Görüşü


“Hayatımın Romanı” kültür gömleği değiştirmenin sancıları üzerine yazılmış bir metin sayılabilir. Yazarlık yaşamım boyunca beni çok ilgilendirmiş bir sorun, kültür gömleği değiştirmek. Yeryüzünde, son yüz elli yılda, bu olguyu en ağırşekilde yaşayan ülke belki de Türkiye.


Çoğu kez alelacele gerçekleştirilmiş yeniye açılışlar, eskinin kendini koruma altına almasıyla epey hırpalanmış. Eski yeniyi, yeni eskiyi yok etme mücadelesine düşmüş.Hiç bir şekilde sentez arayışına yol alınamamış, ne yazık ki.


“Hayatımın Romanı”nı gençlik yıllarımda kaleme getirmeye çalışırken, Doğu-Batı meselesinin ne ölçüde etkisindeydim, tam ölçüp biçemiyorum.Yıllar sonra metni yeniden ele aldığımızda, en çok şaşırdığım, geçmişin sorunlarıyla hala  iç içe yaşadığımız oldu.


Şu acı farkla ki, geçmişin öz değerlerini bütün bütün yitirdiğimiz gibi, yeniyi de bir türlü özümsüyememiştik. Tam tersine ikilemde kalarak savrulup duruyorduk.


Zaten “Hayatımın Romanı”da bu savruluşların trajikomik anlatısı.Yalanla gerçeğin, söylenenle gizlenenin iç içeliği ikide birde karşımıza çıkıyor. Kör dövüşünü andırır bu hırpalıyıcı ortamda  artık ne eskinin değerleri işe yarıyor, ne de yeninin.


Bunun sergilenmesi sonucu, yazar, yani ben, sanırım daha bilinçli, ağır meseleler karşısında daha, hiç değilse gelecekte birleştirici, birbirini yok etmekten uzak bir toplumu, o toplumun kırmaksızın, yok etmeksizin tartışabilen kişilerini özlüyorum.


 


 


                                                                                                                                                     Selim İleri 

Haber Arşivi